13.12.2011

Tarihin eşiğindeki Angola

Dünya Kadınlar Hentbol Şampiyonası'nda bu yazının yazıldığı günün ertesinde çeyrek final maçları var. Brezilya'daki organizasyonda son sekize giren takımlardan ikisi Avrupa kıtası dışından: Evsahibi Brezilya ve Angola. Daha önceki 19 şampiyonada yalnızca iki kez (2005, 2007) yaşanan bu durumun bir farklı noktası da, Avrupa'ya karşı isyan bayrağını açanların başında gelen Kore'nin bu iki takım arasında olmaması.

Portekizce konuşan iki çeyrek finalistin Afrika'dan geleni Angola, 2007'de Kore ile birlikte çeyrek finale çıkmış, ama Almanya'ya kaybetmişti. Bu kez Kore'yi devirerek son sekize kaldılar ve karşılarında Danimarka var.

Angola, son 20 yıl içinde hentbolda sürekli yükselerek kıtasının tek hakimi olmanın yanında, dünya hentbolunda da önemli yerlere gelen bir ekip. 1990'dan beri oynadıkları Dünya Şampiyonası'nda ve Atlanta'dan itibaren yer aldıkları olimpiyat arenasında ciddi bir tecrübe edindiler. Şimdi sıra bir sonraki aşamaya geldi: Yarı final.

Takımın çalıştırıcısı Vivaldo Eduardo, korkmaları için hiç bir sebep olmadığının altını çiziyor. Son maçta sakatlanan takımın en önemli kozu Marcelina Kiala, Danimarka karşısındaki zorlu çeyrek final maçında oynayamazsa Angola adına işler çok güçleşecek, ama çeyrek final haberinden sonra Luanda'dan kalkıp takıma destek için Sao Paulo'ya gelen Spor Bakanı Gonçalves'in ziyareti Afrika şampiyonunu havaya sokmuş durumda...

Angola, 2000'li yıllardaki dikkat çekici yükselişiyle bir kaç oyuncusunu Fransa Ligi'ne yollamıştı. Ama şimdi takımın tüm oyuncuları (Aviacao'da oynayan genç oyuncu Isabel Guialo hariç) ülkenin iki büyük kulübü Primero de Agosto ve Atletico Petroleos'ta oynuyor. Petrol işçilerinin takımı Petroleos'un, 1997'den beri Afrika Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanması, Afrika kıtasında kadın hentbolunda ülkenin rakipsizliğinin bir göstergesi. Bu yıl finalde ezeli rakibi Primero de Agosto'yu uzatmada 35-32 yenen takım, üst üste 14. kez Şampiyonlar Ligi'nin zirvesinde yer aldı. Petroleos'u zirveye taşıyanlar, Marcelina ve kardeşi Luisa Kiala, milli takımın da en önemli silahları arasında...

Aslında Angola'da hentbol liginde oynayan takım sayısı sadece yedi, profesyonel oyuncusu sayısı ise 150 civarında. Ama oyunculara eskiye oranla çok daha iyi para veriliyor. takımını Sao Paulo'da takip eden spor gazetecisi Geraldo Quinio Ambrosio, AP muhabirine "İyi oyuncularımızın Fransa'dan dönme sebebi bu. Artık Luanda'da ailelerinin yanındayken de iyi kazanabiliyorlar" diye açıklıyor yeni dönemi.

SON MAÇI KAZANDILAR
Angola, çeyrek finalde hızla eski gücüne dönme işaretleri veren Danimarka ile kozlarını paylaşacak. İki takımın daha önceki 5 maçlarında ilginç bir görüntü var. 1990'da Afrika ekibinin ilk katıldığı şampiyonada 22-7 ile gülen Danimarka'ya karşı her maçta biraz daha seviyesini yükseltip farkı kapatan Angola, iki yıl önce Çin'deki şampiyonada rakibini 28-23 devirme başarısı göstermişti. Bu maçın psikolojik etkisi, çeyrek finalde Angola'ya bir parça yardımcı olabilir. İki takım arasındaki şampiyona maçlarında alınan sonuçlar şöyle:

1990 DŞ: Danimarka-Angola: 22-7
1999 DŞ: Danimarka-Angola: 31-12
2001 DŞ: Danimarka-Angola: 30-18
2004 Olimpiyat: Danimarka-Angola: 30-22
2009 DŞ: Angola-Danimarka: 28-23

TAKTİKSEL KARŞILAŞTIRMA
Marcelina Kiala'ya göre savunmada ciddi açıklar veren Angola'nın en önemli sorunu hızlı hücumlar olacak. Turnuvanın açık ara en iyi hızlı hücumlarını yapan Vikingler, attığı tüm gollerin neredeyse yüzde 40'ını (63 gol) hızlı hücumlarda buldu. Afrika şampiyonu, rakibini mümkün olduğunca sete sette göğüslemeye çalışacak. 6 maçta blokladıkları 29 şut ile sete sette iyi bir görüntü veren Angola, hücumda ise daha çok kanatları kullanacak. Kanattaki kilit isimlerden biri olan Natalia'nın bileğindeki sakatlık ise önemli bir sorun.

Son maçında Japonya'yı güç bela yenen Danimarka'da kalecilerin performansı ise parmak ısırtıyor. Toplamda 6 maçta 91 kurtarış yapan Danimarkalı kaleciler, maç başına 15 kurtarış gibi müthiş bir ortalama tutturdu. Ancak oynadıkları takımların hücum gücüne baktığımızda Hırvatistan ve İsveç dışında sıkı bir bombardıman ile karşı karşıya kalmadıkları da görülüyor.

Şampiyonanın en ilginç maçlarından biri olan Angola-Danimarka, 14 Aralık Çarşamba günü TSİ 19.30'da oynanacak.

10.12.2011

Dünya Şampiyonası'nda İlk Tur Tamamlandı



2011 Dünya Kadınlar Hentbol Şampiyonası'nda grup maçlarını geride bıraktık. Atmosfer açısından çok bir şey vaadetmese de, oynanan oyunla keyif verdi turnuva şu ana kadar. Şevket Furkan Erbay (cekoslovak) ile de Twitter üzerinden yaptığımız muhabbette aynı şeyden dert yandık: "Sen Brezilya'sın, konu hentbolsa küçük düşün. Ne işin var o kadar büyük salonlarla?" Halbuki daha ufak ve daha iyi atmosfer oluşturabilecek salonlar kullanılsaydı ya...

İlk turu kısaca grup grup değerlendirelim madem.

A Grubu'nda her şey çok olağandışı başladı. Turnuvanın ölüm grubu olduğu zaten kuralar sonrasında gayet açık ve net olan grubun ilk maçlarında önce İzlanda favori olmasa da plase takımlardan olan Karadağ'ı yendi, ardından Almanya şampiyonluk adaylarından Norveç'i geçti 3 farkla. Sonrasında tabii ki ilk maç şoklarını bir kenara bıraktık ve çoğu maçta kağıt üzerindeki favoriler istediklerini aldılar, ta ki dördüncü ve beşince maçlara kadar... O noktaya kadar gayet iyi giden Almanya önce İzlanda'ya 6 farkla, ardından da son maçta Angola'ya 3 farkla yenildi ve grup liderini yenmesine karşın grupta beşinci olarak elendi. Sadece bu grubun değil, turnuvanın da en büyük sürprizi bu durum şimdiye kadar. Gruptan çıkanlar sırasıyla Norveç, Angola, Karadağ ve İzlanda olurken, Almanya ve Çin turnuvaya veda etti. Bu arada ufak bir not, Almanya Dünya Şampiyonaları tarihinde ilk kez grup aşamasını geçemedi.

B Grubu'nda büyük bir sürpriz yok. Rusya grubun favorisiydi ve beşte beş yaparak liderliği aldı. Özellikle Güney Kore'ye 15 fark atmaları, İspanya'yı rahat geçmeleri ve hücumdaki harika performanslarıyla şu anda sanıyorum en büyük şampiyonluk adayı konumuna yükseldiler grup aşaması sonrasında. İlk üçün zaten bellli olduğu, dördüncü sırayı alacak takımın merak edildiği bir gruptu B Grubu. "Kazakistan mı, yoksa milli takımımızı Play-Off'ta geçerek turnuvaya kalan genç Hollanda mı?" sorusunun cevabıysa Hollanda oldu. Özellikle 19 yaşındaki, son 19 Yaş Altı Avrupa Kadınlar Hentbol Şampiyonası'nı gol kralı olarak tamamlayan Oldenburglu Lois Abbingh'in harika performansıyla gruptan çıkmayı başardılar.  Kazakistan ve Avustralya bu grubun elenenleri oldular.

C Grubu ise ev sahibinin grubuydu. Brezilya'nın kendi evinde neler yapabileceği merak ediliyordu açıkçası. Gruptan çıkmaları kimseyi şaşırtmadı da, beşte beşle liderliği almaları, Fransa'yı 4, Romanya'yı 6 farkla yenmiş olmaları, çok iyi hücum etmeleri beklenenin dışındaydı. Yine kura sonrasında gruptan çıkması beklenen üç takım vardı ve o üç takım, Brezilya, Fransa ve Romanya, gruptan ilk üçte çıktılar. Dördüncü sıra için kapışan Tunus ve Japonya ikilisinin galibi ise müthiş bir maç sonrasında Tunus'u 32-31 geçen Japonya oldu. Küba ise beklendiği gibi, grup sonunculuğundan kurtulamadı.

D Grubu Danimarka-İsveç kapışmasına sahne oldu. Aslında kuralar sonrasında en kolay grup olduğu açıktı. Hentbol topu görse "Yalnız bununla futbol oynanmaz, küçük bu" diyecek Uruguaylı ve Arjantinli ablalarımızın eleneceği açıktı. Angola sonrasında D Grubu'nu dördüncü olarak bitiren Fildişi Sahilleri, Kara Kıta'nın diğer temsilcisi oldu ikinci turda. İlk kez Dünya Şampiyonası'nda gruptan çıktıklarını da belirtmek lazım. Grubun en önemli noktası ise turnuva öncesindeki en ciddi hazırlık turnuvası olan Mobelringen Kupası'nda iyi performans göstererek buraya gelen İsveç'in Hırvatistan'a ikinciliği kaptırmasıydı.

İkinci tur eşleşmeleri şöyle:


Son 16Çeyrek FinalYarı FinalFinal
Aralık 11
 Rusya
Aralık 14
 İzlanda
Aralık 11
 İsveç
Aralık 16
 Fransa
Aralık 11
 G. Kore
Aralık 14
 Angola
Aralık 11
 Danimarka
Aralık 18
 Japonya
Aralık 12
 Romanya
Aralık 14
 Hırvatistan
Aralık 12
 Norv
Aralık 16
 Hollanda
Aralık 12
Third place
 Karadağ
Aralık 14Aralık 18
 İspanya
Aralık 12
 Brezilya
 Fildişi Sahilleri


Güney Kore - Angola, Romanya - Hırvatistan, Karadağ - İspanya eşleşmeleri güç dengesi açısından çok yakın eşleşmeler. Brezilya nereye kadar gidebilir, daha ne kadar bu gazla devam edebilir, hep birlikte göreceğiz.

1.12.2011

Brezilya 2011: 17 günlük kasırga

Beş yıl sonra Olimpiyat Oyunları'na ev sahipliği yapacak olan Brezilya'da önümüzdeki dönemde üst üste gelecek dev spor organizasyonlarının ilki 2-18 Aralık tarihlerinde yapılacak olan Dünya Kadınlar Hentbol Şampiyonası. 5 kıtadan 24 takımın yer aldığı zorlu şampiyonada dünyanın en iyi hentbolcuları zirve yarışı yapacak. İşte şampiyonanın görünümü...

A GRUBU: Avrupa ve Olimpiyat şampiyonu Norveç'i barındıran grup, turnuvanın en sert kümesi. Bu turnuvaya gelmeden önce organize ettiği Mobelringen Kupası'nda iyi görüntü vermese de şampiyon olan Norveç, tehlikeli "Buducnost" Karadağ, Afrika'nın kadın hentbolundaki öncüsü Angola, "hep yeşil" Almanya ile oynayacak. Dört takımın son 16 turuna kalacağı gruplarda net bir 4+2 ayrım yapılamayan yer burası. Zira torbaya göre 'son iki' takım olan sağı-solu belli olmaz Çin ile İzlanda, bulundukları torbanın en iyileri. Her şey olur, hiçbir şey olmaz. Amiyane tabirle "kuponlara yazmayın, ama izlemekten de geri kalmayın"...

B GRUBU: 2001'den bu yana yapılan 5 şampiyonada 4 kez dünya şampiyonu olan Ruslar, bu kez de ipi göğüslerse, şampiyona tarihinde 'dörtlü zincir' yapan ilk ekip olacak. Güçlü fiziğe sahip oyuncularla etkin savunma yapan Rusya'nın üç oyun kurucu pozisyonunda da Avrupa'daki boy ölçüştükleriyle aynı ayarda isimleri yok. Yine de yarı finali bulurlar gibi duruyor. Tek şampiyonluğunu 1995'te kazanan, ama şampiyonaların gediklisi olan Kore, iki kuşağın iyi bir karışımına sahip. Türkiye'yi eleyerek finallere giden çıkıştaki Hollanda ise, Kore ve Rusya'yı en çok zorlayacak ekip. Eski gücünü yitiren İspanya, Kazakistan'ı ve "Hentbol öğreniyoruz" seviyesindeki Avustralya'nın önünde her halükarda gruptan çıkar.

C GRUBU: Gruptan çıkacakları tahmin etmek güç değil. Ama liderlik işleri biraz karışık. 1962'nin altın madalyalı takımı ve 2005'in finalisti Romanya, grubun öncelikli favorisi. Fransa, Metz'de forma giyen üç yıldız ismiyle rakiplerine ciddi sıkıntı yaratabilir. Ama pivot bölgeleri biraz yumuşak. Avrupa'da oynayan oyuncularıyla tanıdığımız Brezilya'yı milli takım bazında olimpiyat dışında pek göremesek de, kendi evlerinde işi çok sıkı tutacakları kesin. Zaten (bu yıl çok kötü olsa da) Amorim gibi bir oyuncunun olduğu takımı es geçmek mümkün değil. İlk ikiden Romanya ya da Fransa'nın ayağını kaydırabilir. "Kıta kaybedenleri" sınıfındakiler ise dördüncü bileti kapmaya uğraşacak: Afrika üçüncüsü Tunus, Asya ikincisi Japonya ve Amerika'nın gümüş madalyalısı Küba'dan ikisi, üst tura çıkamayacak.

D GRUBU: "Danimarka lider, İsveç ikinci olur" sonucuna şak diye varmanız mümkün. Muhtemel, ama turnuva esnasında sürprizler de yaşanabilir. Hırvatistan'ın kadrosu Krim'de oynayan isimler sayesinde dolu gibi görünse de, bu resim aldatıcı. Hırvatların Arjantin ve Fildişi Sahili ile yapacağı maçlar sıkıntı dolu olacak gibi görünüyor. Uruguay ise Sao Paulo'dan "yol yakınken" dönecek ekiplerden biri.

Keyifli ve son saniyeleri heyecanlı maçlar izlemek dileğiyle...

RESMİ SİTE http://handballbrazil2011.com/