31.08.2011

Görünüm: Liga Asobal 2011-12


Almanya Birinci Hentbol Ligi Bundesliga sonrasında kimilerine göre Avrupa'nın en keyifli ligi olan Liga Asobal 3 Eylül'de Vistalegre Palace'daki sezon galası ile birlikte başlıyor. Geçtiğimiz sene büyük Barcelona ve Ciudad Real'in emrinde geçen sezonu Barça mutlu kapatmıştı. Özellikle mali sıkıntılar sebebiyle Barcelona'nın amatör branşlarının hepsini kapatacağını açıklaması, Asobalseverler dışında tüm hentbol aşıklarını korkutmuştu. Ancak Borges'in çekilmesi ile boşalan sponsor boşluğunu Intersport ile telafi eden Barcelona'nın artık Ciudad Real değil. 80'ler efsanesi Atletico Madrid'in de lige geri dönmesiyle özel bir güç haline geleceğini öngörmek zor değil.

Şampiyonluk yarışını değerlendirmeden önce, sezon galası sonrasında bir Süper Kupa Finali olacağını söyleyelim. Sezon galasının bir gün sonrasında yine aynı arenada, Vistalegre'de oynanacak maçta Atletico Madrid, bir anlamda Barça karşısında ilk kez ter dökecek. Bakalım Süper Kupa kime gidecek?



Şampiyonluk Yarışı
Son Liga Asobal ve EHF Şampiyonlar Ligi şampiyonu Barcelona, tabii ki ligin en büyük favorisi bu sezonda da. Takımda çok az değişiklik oldu. Sezon bitmeden Füchse Berlin'le anlaşan Romero gitti, Mikel Agurrizebalaga ve Viran Morros geldi. Bu ayrı bir güç demek tabii ki, zira kazanan takımı bozmamak, hentbolun kurallarından biridir. Atletico Madrid ise onların en büyük rakibi olacakmış gibi duruyor. Jesus Gil'in kararıyla lige geri döndüler ve hazır bir kadroya (Ciudad Real) kondular. Madrid-Barcelona çatışmasının, atmosferinin hentbola sıçraması da nefis olacak. Özellikle geçtiğimiz sene sakatlıklarla boğuşan Luc Abalo'nun, Nikolaj Markussen'in ve Mariusz Jurkewicz'in iyi bir sezon geçirmesi, Talant Dushabayev'i biraz daha rahatlatacaktır. Tabii Bundesliga'ya göre "tepede" biraz daha az takımlı bir lig olduğunu söyleyebiliriz Asobal'in. Ancak bu sene bu durumu değiştirmeye çalışacaklar da var. Özellikle Ademar Leon'u es geçmemek lazım. Şampiyonlar Ligi için derin bir kadro kurmalarının yanında, yıllardır Leon Üniversitesi'nde spor bilimi üzerinde çalışan "henbtol profesörü" İsidoro Martinez'i takımın başına getirdi. Özellikle takımın altyapısı ile ilgili çok önemli planları olan İspanyol koç, Fransız modelini benimseyen, önemli bir taktisyen. Bu sene olmasa bile, 2-3 sene içinde Barcelona'ya fena bir rakip gelecek.



Avrupa Kupaları
Hem bu seneki "Avrupacı" takımlara, hem de gelecek senenin Avrupa Kupası savaşçılarına bakalım bir de.
Şampiyonlar Ligi'ndeki üç ekip, Barcelona İntersport, Atletico Madrid ve Ademar Leon, tabii ki ciddi Final Four tehditleri. Zaten geçtiğimiz senenin şampiyonu olan Barcelona ve 4. olan Ciudad'ın yerine geçen Madrid konusunda çok fazla şüphe yok ama Ademar Leon'un "Fransız Modeli"ne geçiş hızı, modele alışma hızı nasıl olacak, merak konusu.

Şampiyonlar Ligi dışında İspanya, Granollers'i EHF Kupası'na, Aragon'u da Kupa Galipleri Kupası'na yolladı. Alman ekipleri dışında çok ciddi rakipleri bulunmuyor bu takımların kupaya giden yolda.

Düşme Potası

Ligde geçtiğimiz sene düşen takımlar Toledo ve Alcobendas takımları olmuştu. Bu sene lige Huesca, Academia Octavio ve Helvetia Anaisatasuna geldi. Yine geçen sene tek yalnızca bir galibiyet farkla ligde kalan Arrete'yse finansal sıkıntılar sebbiyle yok (Helvetia ile değiştiler). Özellikle geçtiğimiz sene zar zor ligde kalan Quabit Guadalajara, yine finansal sıkıntılarla boğuşuyor ve kadroyla çok fazla oynayamadılar. Düşme potasında dolanacak gibi duruyorlar.

Geçtiğimiz seneye göre daha keyifli bir lig olacak şüphesiz, bize de bu keyfi yaşamak kalıyor.

Açılışı Kiel yaptı

Almanya'da sezon başlangıcında oynanan Süper Kupa'yı lig şampiyonu Hamburg'u 24-23 yenen THW Kiel kazandı. Münih'teki Olimpiyat Salonu'nda 8 bin 681 seyircinin izlediği maçı tek farkla kazanan Kiel, kupayı 6. kez müzesine götürdü.

Süper Kupa maçında son 6 sezonda beşinci kez Hamburg ile karşı karşıya gelen Kiel, üst üste üç golle başladığı mücadelenin 17. dakikasında farkı beş sayıya (10-5) çıkardı. Hamburg devrenin sonuna doğru dengeli kurarken Lindberg ve Bertrand Gille'in arka arkaya golleriyle 14-14 eşitliği sağladı. Ancak maçın yıldızı Kiel'den Kim Anderson ilk yarının skorunu belirledi: 15-14

İkinci yarıya Momir Ilic'in 10 metreden attığı golle başlayan Kiel, buna rağmen farkı açamadı ve 43. dakikada Hamburg bir kez daha rakibini yakaladı: 18-18. Pascal Hens'in iki golüyle 45. dakikada Hamburg ilk defa öne geçerken, son dokuz dakikaya da 23-21 önde girdi. Ancak Kiel 56. dakikada 24-23'ü yakalamayı başardı. Son dakikada kaleyi boşaltıp 7 oyuncuyla hücum yapan Hamburg, aradığı golü bulamadı. 18 saniye kala topu ele geçiren Kiel, mücadeleden 24-23 galip ayrılarak kupanın sahibi oldu.

2009'da Nürnberg'de 35-28, geçen yıl da Münih'te 27-26'lık skorlarla Kiel'i yenerek bu kupayı alan Hamburg, Süper Kupa'daki 6. maçında 4. kez kaybeden taraf oldu.

HAMBURG-KIEL: 23-24 Devre: 14-15
HSV Hamburg: Bitter (5 kurtş), Beutler (4 kurtş) - Schröder (1), Duvnjak (3), Jansen (3), Lackovic (2), Flohr, Vori (1), B. Gille (2), G. Gille, Lindberg (4), Stumps, Hens (7), Schliedermann
THW Kiel: Omeyer (12 kurtş), Palicka - Andersson (9), Lundström (1), Sprenger (1), Ahlm (1), Palmarsson (3), Narcisse (1), Ilic (8), Klein, Jicha
7 metre: Hamburg 3/6, Kiel 4/4

30.08.2011

Görünüm: Bundesliga 2011-12

Dünyanın mali açıdan en değerli hentbol ligi Toyota Hentbol Bundesliga'da yeni sezon 3 Eylül'deki maçlarla başlıyor. Yıldız oyunculardan kurulu takımlarla dolu sezonda 250 binin üzerinde biletli seyircinin maçları izlediği Bundesliga'da geçen yıl ilk şampiyonluğunu kazanan HSV Hamburg, yeni sezonda rekabetin odağındaki takım olacak. Lig tarihinin en başarılı ekibi THW Kiel ise boş geçtiği yılın ardından yeniden toparlanmak için mücadeleye başlıyor.

Ligdeki takımları kademe kademe değerlendirelim.

Şampiyonluk yarışı: Şampiyon kadroyu koçluğa getirilen Per Carlen'in oğlu Oscar Carlen ve Flensburg'un kalecisi Dan Beutler ile güçlendiren Hamburg, bu yıl ayrıca Color Line Arena'ya dar geldiğinden olsa gerek, bir büyük boy (12 bin 810 kişilik) O2 World Arena'ya geçiş yaptı. Kadro muhteşem: Gille Biraderler, Hırvat üçlü Vori-Duvnjak-Lackovic, uçan sağ kanatlar Schröder ve Lindberg ve Alman yıldız Pascal Hens. İlk bakışta şampiyonluk için onları geçmek zor gibi görünse de, Kiel'in de eli boş sezonda armut toplamadı. Kadroyu koruyan Kiel, sakatlık yüzünden geçen sezon istediği gibi kullanamadığı Kim Andersson'un da katkı yapmasıyla bu yıl Hamburg'un canını sıkabilir. Dünyanın en iyi kalecisi Thierry Omeyer dışında Narcisse, Zeitz, Ahlm gibi tecrübelilerin yanında bu yıl takımı sırtlamasını beklediğimiz oyun kurucu Aron Parmarsson ile fark yaratacak gibi görünüyor.

Geçen yılın sürpriz takımı Füchse Berlin ve Rhein Neckar Löwen, Şampiyonlar Ligi ile birlikte Bundesliga'yı götürmek için kadrolarını derinleştirseler de işleri Kiel ve Hamburg kadar kolay olmayacak.

Avrupa Kupaları: 2011'i altıncı sırada bitiren eski şampiyon Flensburg Handewitt, Ljubomir Vranjes önderliğinde yeni sezonda tekrar zirveye gidebilir. Akıllıca transferler yapan Kuzeylilerin, Lars Christiensen'i kaybetse de diğer Danimarklılar Michael Knudsen, Lasse Sven Hansen ve Thomas Mogensen ile sağlam bir temeli var. Macar Mocsai, Avusturya Milli Takımı'nın beyni Szilagyi, Karadağlı yeni transfer Alen Muratovic ve Holger Glandorf önemli oyuncular olarak Flensburg'u tekrar ilk dörde taşıyabilir. Kehrmann, Lichlein gibi önemli Alman oyunculara sahip Lemgo, bu yıl kadrosunu biraz daha güçlendiren eski Şampiyonlar Ligi şampiyonu SC Magdeburg, ilk 6 iddiası fazla olan ekipler. 12 kez Almanya şampiyonu olan Gummersbach'ı ise sezon içinde ciddi sıkıntılar bekliyor gibi görünüyor.

Vasatlar: Bundesliga'da 23. sezonunu geçiren TuS Nettelstedt, Melsungen, Hannover gibi ekiplerin bu yıl ilk 10'da finiş görmesi beklenmiyor. Aynı şekilde geçen yıl zaman zaman büyüklere sıkıntı çıkaran Wetzlar'ın da Avrupa vizesi alması sürpriz olur.

Ligin yeni takımları Bergischer 06, Hüttenberg ve Hildesheim'ın yukarıda kalması, ilk yıl için başarı addedilebilir.

2011-2012 Toyota Hentbol Bundesliga
Balingen-Weilstetten (2002'de kurulan ekip, 6. kez ligde oynayacak)
Vfl Gummersbach (46. sezonu, 12 kez Bundesliga şampiyonu)
THW Kiel (15 kez şampiyonlukla rekorun sahibi)
Füchse Berlin (Max Schmelling Arena'yı kullanan ekip geçen yılı 3. bitirdi)
FA! Göppingen (Sonuncusu 1972'de olmak üzere 8 kez şampiyon oldu)
TV Grosswallstadt (43'üncü sezonu, 6 kez şampiyon)
HSV Hamburg (10 yıldır ligde, ilk şampiyonluğunu geçen yıl kazandı)
TSV Hannover-Burgdorf (Ligin yeni ekiplerinden biri)
E.Hildesheim (Bundesliga'da 4. kez mücadele edecekler)
TV Hüttenberg (1985'ten bu yana ilk kez lige çıktı, 1600 kapasiteyle en küçük salona sahipler)
TBV Lemgo (2 kez lig şampiyonu, kadrolarından 4 önemli oyuncu gitti)
TUS Nettelstedt (Markus Baur çalıştırıyor. Sezona 8 transferle girdi)
SC Magdeburg (3 kez Avrupa şampiyonu. 1955'te kurulan köklü kulüplerden biri.)
Rhein-Neckar Löwen (2002'de iki takımın birleşmesiyle kuruldu. 13 bin kişilik SAP Arena'yı kullanıyor)
MT Melsungen (3 Yunan, 3 İsveçli oyuncuları var. Hamburg'dan kaleci Sandström'ü aldılar)
HSG Wetzlar (1998'den bu yana ligde. Ama yalnızca iki kez ilk 10'a girebildi)

27.08.2011

Üsküdar Belediyesi'nin Şampiyonlar Ligi'ndeki Rakipleri

Dün EHF Erkekler Şampiyonlar Ligi'nde Beşiktaş'ın karşılaşacağı rakiplere şöyle bir önbakış atmıştık. Erkekler Şampiyonlar Ligi'nden, Kadınlar Şampiyonlar Ligi'ne dönelim bugün dilerseniz.

Üsküdar Belediyesi 2011/2012 sezonunda Avrupa macerasına Beşiktaş'tan bir gün önce başlayacak. 2 Eylül'de Slovakya'da ev sahibi IUVENTA Michalovce'nin karşısına çıkacaklar. Yolları biraz daha uzun olacak. Önce 4 takımlı 2 gruptan oluşan bir 1. Eleme Turu, ardından 4 takımlı 4 gruptan oluşan bir 2. Eleme Turu ve sonrasında da grup aşaması... İlk gruplarda ilk ikinin, ikinci gruplarda ise sadece birincilerin bir üst tura çıkacağı bu eleme turlarında klişe olarak: "Hataya Yer Yok!"

Peki B grubunda sahibi dışında kimler var? Haydi göz atalım:



IUVENTA Michalovce



Slovak ekibi Michalovce, grubun ev sahibi. Takımda 3 Ukraynalı dışında yabancı bulundurmayan Iuventa Michalovce, Avrupa Kupaları'nın gediklilerinden desek yeridir. Şampiyonlar Ligi'ndeki 4. sezonunu geçirecek olan Slovak ekibinin Avrupa'daki en büyük başarısı ise EHF Kupası'nda iki kez oynadığı (2006/2007-2007/2008) son 16 turu. Şampiyonlar Ligi'nde ise daha önce Eleme Turu'nu hiç geçemediler.

Takımın Bahriyeva başta olmak üzere 3 Ukraynalısı ciddi anlamda tehlikeli. Yerel yıldızlardan Lucia Tobiasova, Terezia Sollasova ve Alzbeta Pollakova da önemli skorerler.

Açılış maçı yapmak istemeyeceğiniz bir takım aslında Michalovce. Kendi evinde olmanın gücünü iyi kullanacaklarından eminim, ancak savunma ritmi bozabilirse, maç beklenenden daha iyi olabilir.

RK Zajecar



Üsküdar'ın bir başka rakibi RK Zajecar Sırbistan'dan. Yaklaşık 60000 kişilik bir ufak yerleşkenin takımı olan Zajecar, Avrupa sahnesine yeni yeni çıkmaya başladı. 1949 yılında kurulan kulübün hem erkekler, hem de kadınlar şubesi bulunuyor. 7 yabancısı bulunan ekibin en önemli oyuncusu bu sene Ejsberg'den Sırbistan'a transfer olan İspantol yıldız Marta Mangue. Kariyerinin zirvesindeyken Zajecar'a transfer olan bir Mangue ile çok can yakabilir Sırp ekibi. Yine Romen Elena Moise, Nina Jukopila gibi oyuncular da dikkat edilesi skorerler.

Geçtiğimiz sene 2. Eleme Turu'nda grupta takılmış ve Ehf Kupası'na düşmüş, orada da son 16 görmüştü Sırplar. Bu sene daha fazlasını istiyorlar, ki daha iyi bir kadroya sahipler. Bana göre en zor rakip onlar.

Britterm Veseli nad Moravou



Görünürdeki en zayıf rakip Çek Cumhuriyeti'nden. 2005/2006, 2008/2009 sezonlarındaki lig şampiyonluğu sonrasında geçen sezon da Çek Ligi şampiyonluğuna ulaşan ekip, bir kez de Çek Kupası'nın sahibi oldu.

Son yıllardaki sponsor yatırımıyla geçtiğimiz yıllara nispeten daha iyi bir takım kurmayı başaran Çekler, yerel yıldızlar dışında bir Ukraynalı, üç de Slovak'ı bulunduruyor kadrosunda. Özellikle eski Dnepryankalı Anhelina Vinyatynska, milli takımın yıldızlarından Tereza Chmelarova, 1975 doğumlu tecrübe Jarmila Koci ve Metz'de yetişip bir ufak Bundesliga macerası yaşayan, sonradan Veseli'ye dönen 1966 doğumlu kaleci Lenka Cerna, takımın en önemli oyuncuları.

İlk kez Şampiyonlar Ligi'ne katılıyorlar. Daha önce 2007/2008 sezonunda Challenge Kupası'nda ve 2008/2009'da katıldıkları EHF Kupası'ndaki 2. tur şu ana kadar aldıkları en iyi sonuçları.

Diğer rakiplere nispeten biraz daha kolay gibi görünebilirler, ki ikinci maçı Üsküdar'a karşı oynayacaklar. Yani Michalovce karşısında alınacak bir galibiyet, moralleri yükseltip, bu maçı kolay hale getirebilir ekibimiz.

Birincil rakipler sonrasında ikincil rakipleri de şöyle bir belirteyim: Üsküdar grup birincisi olarak çıkarsa bir üst tura, 2. Eleme Turu'nda U Jolidon Cluj, Rostov-Don, Viborg HK (!) ile eşleşecek. Grup ikincisi olarak üst tura çıkması halinde ise Üsküdar'ı rakipleri şöyle: Byasen, BM. Elda Prestigio, WHC Metalurg.

Viborg'dan kaçmak için ikinci olmak mı lazım ne... Başarılar Üsküdar.

26.08.2011

Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'ndeki Rakipleri

Hentbolda Avrupa heyecanının başlamasına az bir süre kaldı, malumunuz. EHF Erkekler Şampiyonlar Ligi'nin eleme turunda Beşiktaş perdeyi 3 Eylül'de oynayacağı Savehof maçı ile açıyor.

Yıllarca Fanatik'te, Fotomaç'ta "Şeker Gibi Kura!", "Lokum ya, vallahi lokum" benzeri başlıklar gördük futbol takımlarımızın Avrupa maçları için. Hep özenirdim keşke hentbolda da olsa, bir kutucuk da hentbola ayırsalar diye, kısmet banaymış... Bir sayfa dolu dolu tanıtayım rakipleri sizlere.

Beşiktaş geçen sene yine Şampiyonlar Ligi eleme grubu ile maceraya başlamış, bir galibiyetle grubu üçüncü sırada bitirip yoluna kupa ikiden devam etmiş ve yolculuğunu da Alman Lemgo'ya elenerek tamamlamıştı. Bu sene yine eleme gruplarından başlıyor yoluna son Türkiye şampiyonu. Grup 1'de Beşiktaş'ın rakipleri İsveç'ten Savehof, Avusturya'dan Aon Fivers ve Belarus'tan Dinamo Minsk olacak. Haydi rakiplerimizi tanıyalım o vakit.

IK Savehof



Beşiktaş'ın bu sezonki Avrupa Kupaları'nda karşısına çıkacağı ilk rakip olan İsveç ekibi IK Savehof, dünyada hentbol kültürünün en yüksek olduğu yerlerden birinin, Partille'nin takımı. Göteborg'un dışında yer alan ufak bir kasaba olan Partille, her yaz genç hentbolcuları bünyesinde bulunduran bir hentbol organizasyonuna sahip, ki bu gençlerin çoğu da Savehof'un gözlemcileri tarafından izlenir, keşfedilir, gerekirse altyapıya kazandırılır.

Hentbolun bu denli sevildiği yerlerden birinde 1950 yılında kurulan Savehof, başarı kazanmaya 2000'li yılların başında başladı. 2004'ten bu yana, son iki sezon da dahil olmak üzere 4 kez İsveç Ligi şampiyonu olan IK Savehof, 4 kez de şampiyonluğu finalde kaybetti. Bir dönem kadrosunda Danijel Andjelkovic, Kim Andersson, Spyros Balomenos, Patrik Fahlgren, Jonas Larholm, Johan Petersson, Per Sandström gibi yıldızları barındırmış olan Savehof'un Avrupa Kupaları'ndaki en büyük başarısı ise 2002/2003 sezonundaki Challenge Cup yarı finali. Danimarka ekibi Skjern'e 4 gol farkla elendikleri o yarı final sonrasında bir daha çeyrek final dahi göremedi Savehof. 4. kez katıldıkları Şampiyonlar Ligi'nde ise en büyük başarıları, 2004/2005 yılında oynayıp Flensburg'a kaybettikleri son 16 turu.

Takımın önemli oyuncuları arasında bek Michael Apelgren, sağ kanat Tobias Johansson, sol kanat Robert Johansson, ki kendisi geçen sene Şampiyonlar Ligi'nde 39 gol attı ve pivot Erik Fritzon var.

Kanatlarını çok etkili kullanan ve her İsveç takımı gibi sağlam savunma yapabilen IK Savehof maçı tabii ki kolay olmayacak, ancak ritmi maç başında tutturabilirse Beşiktaş, zoru kolay yapabilir.

Aon Fivers



Handball Liga Austria'nın son şampiyonu aon Fivers, tarihi olan, ancak çok fazla başarısı olmayan bir takım. 1919 yılında kurulan aon Fivers, tarihindeki ilk lig şampiyonluğunu geçtiğimiz sezon kazandı. 2 kez Avusturya Kupası şampiyonu olan Fivers, Avrupa kupalarında ise en iyi sonucunu 1985'te, EHF Kupası'nda yarı final görerek elde etmişti. Tarihlerinde ilk kez EHF Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edecek olan Avusturyalıları Peter Eckl çalıştırıyor. Geçtiğimiz sene EHF Kupası'nda 2. turda Metaloplastika Zorka Keramika'ya elenen Fivers'ın kadrosuna dönecek olursak; Hırvat pivot İvan Jurkoviç ve Litvanyalı Romas Kirveliavicius ikilisi dışında takımın tamamı Avusturyalı. Özellikle geçtiğimiz sene EHF Kupası'nda takımın en golcü oyuncularından olan (17 gol) genç Kirveliavicius dışında, oyun kurucu Markus Kollar, genç sağbek Simon Hahn ve 1999 yılından beri takımda bulunan Mathias Kienzer, dikkat edilmesi gereken isimler.

Geçtiğimiz sene de bir Avusturya şampiyonu ile, A1 Bregenz ile oynayıp rakibine 4 farkla kaybetmişti Beşiktaş eleme grubunun kilit maçında. Bu kez farklı olabilir. Tabii Fivers'ın Viyana'da oynanacak maçta yarı-ev sahibi olduğunu unutmamak gerekiyor.

Dinamo Minsk



Belarus'un başkent ekibi Dinamo Minsk, Doğu Avrupa ekolünü benimsemiş ülkelerin oyuncularından oluşuyor. Takımdaki Belarusluların yanında, bir Rus, 3 Ukraynalı ve 1 de Litvanyalı bulunuyor.

Köklü bir spor kulübü olan Dinamo Minsk'in hentbol şubesi, yeni yeni faaliyete geçiyor desek yeridir. 2009 ve 2010'da Belarus Birinci Henbtol Ligi şampiyonluğuna ulaşan Minsk, 2009 Baltık Ligi'nin de şampiyonuydu. İlk lig şampiyonluğunu aldıkları sene Belarus Kupası'nın da finaline yükselip kaybeden Dinamo Minsk, üçüncü kez Şampiyonlar Ligi'nde.

Tarihindeki ilk Avrupa maçını da bir Türk takımına, Milli Piyango'ya karşı oynamış olan Dinamo Minsk (iki maçta da ciddi fark atarak kazandılar), Beşiktaş'a da çok yabancı değil. İki sezon önce yine karşılaşmıştı bu ikili eleme grubunda ve Minsk 7 farkla, 32-25 kazanmıştı. Geçtiğimiz sene ise tarihlerinde ilk kez gruplara kalan Belaruslular, beklenenden daha iyi bir performans göstermiş ve 8 puan toplamıştı, şüphesiz bu sene daha fazlasını istiyorlar. Takımın en önemli oyuncusu geçtiğimiz sene Şampiyonlar Ligi'nde 63 gol atan orta oyun kurucu Pavel Atman. Pivot Maxim Babiçev, rotasyonun önemli parçaları sol kanatlar İvan Boruka ve Vitali Kazhenauski dikkat edilesi oyuncular yine.

Beşiktaş'ın eleme gruplarındaki rakipleri Beşiktaş'ın çok mu üzerinde? Hayır. Ancak çok uğraşması, hatasız geçirmesi gerekiyor maçları siyah beyazlıların.

Ha bir de unutmadan, Beşiktaş elemeleri geçerse, grup aşamasında şöyle bir cendere bekliyor; FC Barcelona Intersport, Croatia Osiguranje Zagreb, Kadetten Schaffhausen
,Chambery Savoie HB, HC Bosna BH Gas Sarajevo. Böyle cendereye can kurban, haydi Beşiktaş!

Kuzey Kıbrıs da lige dahil

Türkiye Erkekler ve Kadınlar Hentbol Süper Ligi'nde fikstür çekimi yapıldı. 1-2 Ekim tarihlerinde başlayacak yeni sezonda erkeklerde 12, kadınlarda ise 9 takım mücadele verecek. Nisan 2012'de tamamlanması planlanan normal sezonun ardından play-off müsabakaları yapılacak.

Lig tarihinde ilk kez bir Kuzey Kıbrıs takımı mücadeleye katılacak. Beşparmakspor, Mersin bölgesi takımı statüsünde lige alındı.

8 farklı ilden 12 takımın yer aldığı Erkekler Süper Lig'in ilk haftasında son şampiyon Beşiktaş, ligin güçlü ekibi İzmir Büyükşehir Belediyespor ile karşı karşıya gelecek. İlk haftanın maçları şöyle:

Mersin Yenişehir Bld-BŞB Ankaraspor
Bursa Nilüfer Bld - Adana Çukobirlik
Beşiktaş - İzmir BŞB
Ankara İl Özel İdare - Mersin Beşparmak SK
Çankaya Bld. ANKA - Trabzonspor
Maliye Milli Piyango - Akdeniz Üniversitesi

Kadınlarda ise 17-18 Eylül'de başlayacak Süper Lig'in ilk hafta maç programı şöyle:
Ankara Yenimahalle Bld - İstanbul Emniyetgücü
Çankaya Bld. ANKA - Maliye Milli Piyango
Gazi Üni - Muratpaşa Bld.
Anadolu Üni - İzmir BŞB
Üsküdar Belediyesi (BAY)

1.Lig'de ise yeni statüye göre A Klasmanı'nda 12 takım, B Klasmanı'nda ise üç ayrı grupta toplam 25 takım oynayacak. Kadınlar 1. Lig'de ise iki grupta 21 takım Süper Lig'e yükselme mücadelesi yapacak.

Süper Lig'in tam fisktürü için tıklayın: ERKEKLER / KADINLAR
Bağlantı
Foto: Türkiye Hentbol Federasyonu

25.08.2011

Fransızların Sırrı?



Ortalıkta almadık kupa bırakmayan Fransa Erkekler Milli Hentbol Takımı'nın sırrını bu vidyoyu izledikten sonra çözmek öyle çok çok zor değil.

Bol eğlence, bol arkadaşlık, güzel jenerasyon. Keyifle izlemeye devam.

21.08.2011

Vikinglerin zafer ayı

Geçen hafta Kadınlar U-19 Avrupa Şampiyonası'nı kazanan Danimarka, erkeklerde de Dünya Yıldızlar Şampiyonası'nda zirveye çıktı. Müthiş altyapısı ile dikkat çeken küçük Kuzey Avrupa ülkesi, Mar Del Plata'dan altın madalyayla evine dönmeyi başardı.

Final maçında İspanya ile karşılaşan Danimarka, son dakikaları hayli gergin geçen karşılaşmadan 24-22'lik galibiyetle ayrıldı. İlk yarıyı 17-13 önde tamamladıktan sonra ikinci yarının başında tam 11 hücumdan boş dönen İspanya, rakibinin 17-17'yi yakalamasına engel olamadı. Aitor Arino ile 14 dakikalık sessizliği bitiren İspanyollar, karşılıklı gollerle geçilen dakikaların ardından 56. dakikaya 22-21 önde girdi. Ancak son dört dakikada Danimarka, önce Larsen ile beraberliği buldu. Sonra Nicolai Somersen, 7 metreden takımını öne geçirdi. Son dakikada beraberlik için yüklenen İspanya kalesine işi bitiren golü beş saniye kala sol kanattan giren Baagoe kaydetti.

Final maçında Danimarka kalecisi Thorsten Fries, 16 kurtarış yaparak bu dramatik finale damgasını vururken, Theis Baagoe 7 golle şampiyon takımın skor yükünü çeken oyuncuların başında geldi.

2007'den sonra ikinci kez bu şampiyonayı kazanan Danimarka ve İspanya'nın ardından üçüncü sırayı Fransa'yı 25-24 yenen İsveç elde etti.

İSPANYA: 22-24 :DANİMARKA
Yer: Mar Del Plata, Arjantin
Salon: Malvinas Arjentina
İSPANYA: Donderis (9 kurtarış), Barbero - Plaza 4 gol/5 şut, Kramarz, Costoya 4/7, Chapela, Amigo Boada, Dujshebaev 2/7, Arino 3/4, Reixach 1/5, Saez Lozano 2/4, Fernandez 2/4, Cacheda 1/4, Sole Sala 3/6
DANİMARKA: Fries (16 kurtarış), Lenthe - Pedersen 3/11, Ellebaek, Larsen 5/11, Rokkjaer 1/1, Thiel 0/1, Baagoe 7/10, Sorensen 1/1, Christiensen 1/1, Mousing 1/2, Kisum 2/3, Sommer 2/3, Antonsen 1/1
DEVRE: 17-13 İspanya


Turnuvanın en iyi yedisi de yapılan değerlendirme sonrasında belirlendi. En değerli oyuncu, aynı zamanda turnuvanın 58 golle en skoreri İsveçli Jim Gottfriedsson olurken, en çok umut vaad eden oyuncu ödülü Danimarka'dan Nicolai Pedersen'e gitti. Şampiyonanın en iyi karması şöyle:

Kaleci: Nikola PORTNER (İsviçre)
Sol kanat: Hugo DESCAT (Fransa)
Sağ Kanat: Mario SOSTARCIC (Slovenya)
Pivot: Ignacio Plaza JIMENEZ (İspanya)
Sol oyun kurucu: Theis BAAGOE (Danimarka)
Orta oyun kurucu: Aitor ARINO (İspanya)
Sağ oyun kurucu: Martin LARSEN (Danimarka)

20.08.2011

Bir kuzeyden, bir güneyden

Dünya Yıldızlar Hentbol Şampiyonası'nda finalistler belirlendi: Danimarka ve İspanya... Daha önce de bu turnuvada şampiyon olan kuzey takımı, ikinci kupası için 20 Ağustos Cumartesi gecesi İspanyollarla karşı karşıya gelecek.

2007 Dünya Yıldızlar Şampiyonu Danimarka, yarı finalde Fransa'yı 29-26 yenerken, ikinci yarıda rakibine 10 gol şansı tanıdı. 37'inci dakikada 20-14 geriye düşen Danimarkalılar, sert savunma ile rakibi top kaybına ve faullere zorladı. 5-0 ve 4-0'lık iki seri yakalayarak skorda üstülüğü ele geçiren ve Fransızları moral olarak çökerten Vikingler, karşılaşmadan 29-26'lık skorla galip ayrılmayı başardı. Danimarka, grup aşamasında Almanya'ya kaybetmesine rağmen tur atlamıştı.

Diğer yarı finalde ise İspanya, İsveç'i 24-23 mağlup etti. Devresi 11-10 İspanya lehine tamamlanan maçın büyük bölümünde skoru önde götüren İspanyollar, maç içinde beş kez 4 sayılık fark oluştursa da mücadeleyi ancak tek golle kazanabildi. Üst üste 3 gol atarak son bir buçuk dakikaya 24-23 geride giren İsveç, beraberlik şansını da yakaladı. Ancak 10 gol ile günün en skorer ismi Jim Gottfridsson'un bitime 20 saniye kala hızlı hücumda bulduğu şutu İspanyol file bekçisi Carlos Donderis çıkarınca maçın skoru belirlenmiş oldu. İspanya'da en golcü isim 6 golle Aitor Arino olurken, Talant Dujshebaev'in oğlu Alex, 3 golle maçı noktaladı.

Son iki şampiyonada üçüncülükte yer alan İsveç, bronz madalya için Fransa ile karşı karşıya gelecek.

17.08.2011

Millet spor, biz inşaat peşinde...

Bundan üç sene önce BBC Pekin Olimpiyatı'ndan haberlerini geçerken muhabirler söze girerlerdi: "Dilerseniz öncelikle hentbolun nasıl oynandığını anlatalım. Hentbol yedişer kişilik takımlarla oynanan ve topun elle kaleye atıldığı bir oyundur."

Bilen bilir, Britanyalılar kendi topraklarında doğmamış oyunları bilmez, sevmez, oynamaz. Takım sporu dediğin de futboldur, rugbydir, krikettir, bilemedin kürektir. Hentbol dediğin ise sıradan Britanyalı'nın kafasında futbolda oyunun serbest vuruşla devamını gerektiren bir ihlalden başka bir şey değil.

Ama şimdi Olimpiyat var, ev sahibi olarak rezil rüsva olmak var işin ucunda, hangi spor olursa olsun sonuçta Britanya temsil edilecek. Diğer taraftan ülkede basketbolcuyu, voleybolcuyu, hentbolcuyu ara ki bulasın. Haydi oyuncuyu buldun diyelim, antrenör yok bu sefer de. Bizde olsa ne yaparsın, getirirsin on tane yabancıyı olur biter, değil mi? İşte öyle yapmadı Britanya, bilmedikleri sporlar hakkında dört yıllık plan hazırladı ve o meşhur İngiliz gururunu, kibrini de bir kenara bıraktı. Hentbol için gitti bu işi bilen Danimarka'dan yardım istedi. Gazete ilanıyla bulduğu heveslileri oradan gelen antrenörlere gösterdi, takımın geniş kadrosunu onlara seçtirdi ve adayları Danimarka'ya gönderdi. "Eti senin, kemiği benim" yaptı yani. Şimdi ellerinde hiç değilse Avrupa dışından gelecek takımların çoğuna kafa tutacak bir takım var. Dört senede olabildiği kadar. İşin ucunu bırakmazlarsa birkaç seneye bizi her maçta yenerler. Yetenek bakımından gerimizde olup, işi düzgün yapan pek çok başka ülkenin yaptığı gibi.

Bizim her şeyimiz plansız. Bir zamanlar kulüplerle, alt yapı takımlarıyla başa oynadığımız Avrupa'da bugün figüranız. Şampiyonlar Ligi'nde ASKİ'den sonra bir daha adımız anılmadı. Hâlâ püfür püfür esen Olimpiyat Stadyumu'yla Olimpiyat peşindeyiz. Tut ki acıyıp o Olimpiyat'ı verdiler, hangi Olimpik planla hangi dalda lisanslı sporcu sayısı arttırılacak belli değil. Bizim için organizasyon yapmak inşaat yapmak demek, müteahhitleri köşe yapmak demek.

İngilizler bile hentbol öğrenir, biz anca çimento kararız.
Published with Blogger-droid v1.7.4

16.08.2011

Richardson 5. ligde!

Hentbol ikonu Jackson Richardson, kendisine Fransa 5. küme olan N3'te iş buldu! Ama bu iş, ünlü yıldızı yeniden gündemin üst sıralarına taşıyabilir.

AS Monaco Kulübü, canlandırmaya karar verdikleri hentbol şubesine direktör olarak gelmiş geçmiş en önemli Fransız hentbolculardan biri olarak görülen Jackson Richardson'u getirdi. 1995'te IHF Yılın Hentbolcusu ödülü sahibi 42 yaşındaki Richardson, 5. küme olan Ulusal Lig 3 8. Grup'ta mücadele veren AS Monaco'nun genel sorumlusu oldu. İleride 1. Lig'e çıkmayı hedefleyen Monaco'da hentbol ile ilgili tüm operasyonların başına geçen Richardson'un öncelikli amacı, yeni bir sistem oluşturarak takımı 2. Ulusal Lig'e yükseltmek olacak.

Fransa Milli Takımı'nda 417 kez forma giyerek bu alandaki rekorun sahibi olan Richardson, kulüpler bazında da büyük başarılar yakaladığı kariyerini Rhein-Neckar Löwen'de 2009 yılında tamamlamıştı.

Yıldızlar finale odaklandı

Arjantin'de süren Yıldızlar Dünya Hentbol Şampiyonası'nda çeyrek final eşleşmeleri belli oldu. 20 takımın mücadele verdiği şampiyonada grup maçlarını ilk ikide bitiren ekipler çapraz eşleşme ile birbirlerine rakip oldu. Yedi Avrupa ekibinin yer aldığı çeyrek finalde 'yabancı' tek ekip Mısır oldu.

Çeyrek final eşleşmelerinin en dikkat çekici kapışması Fransa ile Hırvatistan arasında oynanacak. Büyüklerde 2009 finalinde karşılaşan iki güçlü hentbol altyapısına sahip ülke, Malvinas Argentinas Salonu'nda karşı karşıya gelecek. Grupta 4 maçını da kazanan Fransa, Yeni Zelanda maçında 55 gol attığı için istatistiksel olarak en golcü ekip hüviyetinde. A Grubu'nda İsveç'e yenilen, Sırbistan ile berabere kalan Hırvatistan ise, sıkı savunma yapan bir ekip.

Grubunu 4'te 4 ile bitiren İsveç, Mısır ile oynarken, Almanya ile de İspanya karşı karşıya gelecek. Sürpriz takım İsviçre'nin rakibi ise son maçta Almanlar'a 27-24 yenilen Danimarka.

Şampiyonada grupları son üç sırada bitiren ekipler ise 9-20 arası klasman için karşılaşacaklar.

15.08.2011

Bu parkeler Anja gibi deli görmedi




Madem ki mevzuya girdik, Anja Andersen çılgınının oyunculuk zamanında yaptığı insafsızlıklardan bir video koyalım da buralar bir şenlensin.

Sen koca bir çılgınsın Anja, very big cat, very very...

14.08.2011

Yeni kuşağa yer açın

Kadınlarda hentbolun ekol ülkelerinden Danimarka, son dönemde sendeleyen büyüklerdeki ekibine yeni bir destek kıt'ası gönderiyor. Vikingler, ev sahibi Hollanda'ya karşı harika bir final maçı çıkararak Kadınlar U-19 Avrupa Şampiyonası'nda üçüncü kez şampiyonluğu kucakladı.

9 gündür süren şampiyonanın son gününde tüm maçlarını kazanarak finale gelen Hollanda ile karşılaşan Danimarkalılar, 2 bin portakal renkli seyircinin izlediği şampiyonluk maçında 10 dakikayı 6-4 önde geçerken, bir ara beş sayı önde olduğu ilk yarıyı da 17-13 galip bitirdi. Danimarka'nın fiziksel üstünlüğüne karşı hücumda çok etkili olamayan Hollanda (final öncesi 6 maçta 210 gol atarak maç başına 35 gibi anormal bir ortalama tutturmuştu), ikinci yarıya üç gol üst üste yiyerek başlayınca (13-20) en önemli fark oluştu. Hollandalılar aradaki farkı kapatsa da, süre yeterli olmadı ve mücadeleyi 29-27 kazanan Danimarka 1996 ve 2007'den sonra bu kategoride üçüncü kez zirvede yer aldı.

Muratpaşa Belediyesi'nin nisan ayında Kupa-4 yarı finalinde elediği Hollanda'nın altyapı takımı olan Handball Academie oyuncularından oluşan ev sahibi ekip, Avrupa ikinciliği ile bu yaş grubunda tarihinin en önemli başarısına ulaştı. Geçen yıl Dominik Cumhuriyeti'nde yıldızlar dünya üçüncüsü olan takım, bu kez de 19 Yaş Avrupa ikinciliğine uzanarak başarısının tesadüfi olmadığını gösterdi.

Şampiyonanın en skoreri ise 2010'da Dominik Cumhuriyeti'nde de bu unvana ulaşan Hollandalı Lois Abbingh oldu. Final maçında 9 gol atan 92 doğumlu Abbingh, toplamda 7 maçta 65 golle müthiş bir istatistiğe imza attı.

U19 Kadınlar Avrupa Şampiyonası'nın üçüncülüğü Sırbistan'ı 34-28 yenen Avusturya'nın olurken, sırasıyla İsveç, Romanya, Hırvatistan ve İspanya ilk sekizi tamamlayan ekipler oldular.

Unutulmazlar: Staffan Olsson

İsveç'in altın hentbol kuşağının 'rock yıldızı' Staffan Olsson, 1964'te Uppsala'da doğdu. 10 yaşında iken mütevazı bir kulüp olan Skanela'da hentbola başladı. Kısa bir süre HK Cliff'te oynadıktan sonra Almanya'ya TV Hüttenberg'e transfer oldu. 1986'da İsveç Milli Takımı'na da seçildi. 1990'da Prag'da dünya şampiyonu olan kadro bir anda kıymete binince Olsson da bu fırsatı değerlendirip 1992'de TV Niederwürzbach'a geçti. 4 yıl formasını giydiği Niederwürzbach'ta iki kez Bundesliga ikinciliği, bir kez de Avrupa Şehirler Kupası şampiyonluğu gördü.

30'lu yaşların ortasına geldiğinde kulüplerde hâlâ bir lig şampiyonluğu göremeyen Olsson, milli takımlar bazında ise tarihin en iyi takımının bir üyesi olduğu için sürekli kupa kazanıyordu. 16 yıl formasını giydiği İsveç ile 4 Avrupa, 2 Dünya şampiyonluğu yaşayan Olsson'un - ve tabii o muhteşem takımın - tek eksiği olimpiyat altını oldu. Zira 1992, 1996 ve 2000'de oynadıkları üç finali de yitiren İsveç'te bu büyük üzüntüyü yaşayanlardan biri de Staffan Olsson'du.

Sağ ve orta oyun kurucu pozisyonunda harikalar yaratan uzun saçlı dev, iki kez dünya şampiyonasının en iyi kadrosuna seçildi. Yedi sezon forma giydiği Alman devi THW Kiel'de 324 maça çıkıp 923 gol atan Olsson, daha sonra ülkesinde Hammarby ve İspanya'da 6 haftalık Ademar Leon macerası yaşadı. 2005'te oyuncu-koç olarak göreve başladığı Hammarby'yi tarihinde ilk kez İsveç Ligi Elitserien'de zirveye çıkardı ve üç yıl üst üste şampiyonluk yaşattı.

2008 yılında ise 16 yıl oyuncu olarak emek verdiği İsveç Milli Takımı'nın başına getirildi. 42 yaşına kadar hentbol oynayan Staffan Olsson, şimdilerde İsveç takımına kaybettiği ruhu üflemeye çalışıyor.


Video: Olsson'un milli takımdayken attığı muhteşem yedi metre (1986)

Milli Takım (İsveç) başarıları
Olimpiyatlar: 3 gümüş
Dünya Şampiyonası: 2 altın, 2 gümüş, 2 bronz
Avrupa Şampiyonası: 4 altın

Kulüp başarıları
4 Bundesliga Şampiyonluğu (Kiel, 1998, 1999, 2000, 2002)
3 Almanya Kupası (Kiel 1998, 1999, 2000)
2 EHF Kupası (Kiel, 1998, 2002)
1 Süper Kupa (Kiel, 1998)
1 Şampiyonlar Ligi finali (Kiel, 2000)
1 Avrupa Şehirler Kupası (Niederwürzbach, 1995)

Antrenörlük başarıları
3 kez İsveç Ligi şampiyonluğu (Hammarby, 2006-08)

---
Yeni hentbol bilgi kaynağınız Eltopu Postası'nda sporun unutulmaz anları ve yıldızlarını sizlerle paylaşmayı sürdüreceğiz...

Toplam izleyici: 1 milyar

Ocak ayında yapılan Dünya Erkekler Hentbol Şampiyonası'nın Global MMK tarafından yayınlanan yayın raporu, şampiyonanın Avrupa'daki izlenilirliği ile birlikte Kuzey Afrika pazarında da yükselişte olduğunu gösterdi. İsveç'teki şampiyona 2122 saatlik toplam yayın ile bir önceki rekor olan 1450 saatin çok üzerine çıkarken, toplamdaki izleyici sayısı da ilk kez 1 milyara ulaştı.

Şampiyonanın finalini oynayan Danimarka ve Fransa'da rakamlar artış gösterirken, final maçı bir önceki şampiyonanın finalinde de yer alan Fransa'da yüzde 6'lık bir izleyici artışına ulaştı.

Bir sonraki şampiyonaya 2013'te kapılarını açacak olan İspanya, 2009'a göre bu yılki şampiyonada yüzde 320'lik seyirci artışı sağladı. Yayıncı Teledeporte'nin şampiyonayla ilgili 125 canlı, bant ya da haber yayını 21 milyon seyirciye ulaştı.

Almanya, her zaman olduğu gibi yine ölçümlerde ilk sırada çıktı. 38 maçın canlı yayınlandığı Almanya, 296 milyon toplam izleyici ile zirvede yer alırken, Fransa 233, Polonya da 216 milyon izleyici ile en fazla insana ulaşılan ülkeler oldu.

En yüksek seyirciye ulaşılan maç, ZDF'den yayınlanan ve 5.12 milyon insanın izlediği Almanya-Tunus grup mücadelesi olurken, Danimarka-İspanya yarı finalinin Danimarka'daki TV2'de yayın izlenme yüzdesi 70 ile zirve yaptı. 18 ülkede canlı yayınlanan Fransa-Danimarka finalinin toplam izleyici sayısı ise ölçüm yapılan 21 ülkede toplam 84.49 milyon olarak gerçekleşti.

Şampiyonaya süre bazında en fazla yer ayrılan bölge ise Mısır oldu. Kuzey Afrika ve Orta Doğu pazarıyla birlikte değerlendirilen Mısır'da 2011 Dünya Hentbol Şampiyonası'nın El Cezire Sport ve Nile Sport'taki yayını 229 saat 37 dakika 22 saniye ile ilk sırada bulunurken, 58 maçı canlı yayınlayan Sırbistan ikinci, Danimarka üçüncü, Norveç dördüncü sırada yer aldı.

13.08.2011

Bahreyn kolayı çekti

Önümüzdeki yıl 26 Ocak-2 Şubat tarihleri arasında yapılacak olan 15'inci Asya Hentbol Şampiyonası'nın grup kuraları çekildi. Asya Hentbol Federasyonu'nun (AHF) Kuveyt'teki merkezinde yapılan kura çekimi sonunda 2010'un Asya ikincisi Bahreyn, B Grubu'nda ev sahibi Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve tarihinde ilk kez bu şampiyonaya gelen Özbekistan ile eşleşti. Diğer grupta ise kıtanın hentbol devi Kore ile birlikte güçlü Japonya, İran, Kuveyt ve Ürdün bulunuyor.

26 Ocak-8 Şubat 2011 tarihlerinde Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde yapılacak şampiyonada 2013 Dünya Hentbol Şampiyonası'na Asya kıtasından gidecek ekipler belirlenecek.

1977'den bu yana yapılan kıtanın en önemli hentbol şampiyonasında daha önce Kore 8, Kuveyt 4, Japonya da 2 kez şampiyonluk yaşadı. Daha önceki şampiyonaların tamamında oynayan tek ekip Japonya, Beyrut'taki son 2010 Asya Şampiyonası'nda Suudi Arabistan'ı uzatmada yenip bronz madalya kazanmıştı.

U-19'da sürpriz final

Kadın hentbolunda son dönemin önemli atılım yapan ülkesi Hollanda'nın ev sahipliğinde düzenlenen U-19 Kadınlar Avrupa Hentbol Şampiyonası'nda final belirlendi. Şampiyonadaki 7 maçını da galip tamamlayan Portakallar, yarı finalde Sırbistan'ı 42-33 yenerek tarihinde ilk kez bir hentbol Avrupa Şampiyonası'nda final gördü ve Danimarka ile eşleşti.

İlk yarısı sadece bir gol farkla (18-17) biten Sırbistan maçının ikinci yarısında 24 gol üreten Hollanda, 11 golü hızlı hücumlardan bulurken, kanat oyuncularından da 9 golle katkı aldı. Maçta yakın mesafeli toplarda çok başarılı oynayıp 19 kurtarış yapan Hollanda kalecisi Larissa Van Doorst da farkın açılmasında önemli rol oynadı.

Diğer yarı finalde Danimarka, Avusturya'yı 29-17 ile geçip finalist oldu. İlk yarıda 7 gol atan Avusturya, yedi metre çizgisinden kullandığı 6 ceza atışının sadece birini gole çevirebildi.

Şampiyonada Hollanda ve Danimarka U-19 Avrupa Şampiyonluğu için 14 Ağustos Pazar TSİ 18.30'da Rotterdam'daki Topsportcentrum'da kozlarını paylaşacak.

Bu şampiyonada 2009'da son dörde kalan Avrupa kadın hentbolunun devleri Norveç, Macaristan, Rusya ve Almanya'nın tamamının ilk 8 dışında kalması ilginç bir görüntü oluşturdu.

Eleme programı belirlendi

EHF Şampiyonlar Ligi'nde üç grupta 12 takımın ter dökeceği eleme maçlarının programı belli oldu. Avrupa Hentbol Federasyonu, bu yılki eleme grubunda değişikliğe giderek tek devreli lig sistemi yerine dörtlü final sistemini yürürlüğe koydu. Buna göre ilk günün galipleri, ikinci gün gruptan çıkıp Şampiyonlar Ligi'ne kalacak.

Türkiye Süper Ligi şampiyonu Beşiktaş, Viyana'daki grupta İsveç ekibi Savehöf ile karşılaşacak. 3 Eylül'deki karşılaşma TSİ 18.45'te başlayacak. Siyah-beyazlı takım bu maçı kazanırsa, Belarus'tan Dinamo Minsk ve ev sahibi ülkenin temsilcisi aon Fivers galibi ile devler arenasına kalma maçı oynayacak.

EHF Şampiyonlar Ligi elemelerinde oynanacak maçların ilk gün (3 Eylül) programı şöyle:

Grup 1, Preşov (Slovakya)
AEK (Yunanistan) - Partizan (Sırbistan)
Tatran Preşov (Slovakya) - FC Porto Vitalis (Portekiz)

Grup 2, Viyana (Avusturya)
IK Sävehof (İsveç) - Beşiktaş (Türkiye)
Dinamo Minsk (Belarus) - aon Fivers (Avusturya)

Grup 3, Tel Aviv (israil)
FH Hafnarfjördur (İzlanda) - Haslum (Norveç)
HC Metalurg (Makedonya) - Maccabi Rishon (İsrail)

Yıldızlar Gümüş Deniz'de

IHF'nin küresel dünya şampiyonaları takvimindeki en düşük yaş grubu mücadelesi olan Dünya Yıldızlar Hentbol Şampiyonası'nın dördüncüsü Arjantin'de başladı. Mar del Plata'daki şampiyonada 20 takım zirve için mücadele verecek.

10 gün sürecek olan şampiyonada 4 grupta 15 Ağustos'a kadar grup maçları oynanacak. İlk iki sırayı alan ekiplerin çeyrek finale yükseleceği şampiyona, 20 Ağustos'taki üçüncülük ve final müsabakası ile noktalanacak. 20 takımın 10'unun Avrupa'dan olduğu şampiyonada, daha önceki üç turnuvada da madalya alabilen tek takım Hırvatistan, ezeli rakibi Sırbistan ve güçlü İsveç ile birlikte aynı grupta bulunuyor.

4. Dünya Yıldız Erkekler Hentbol Şampiyonası'nın grupları şöyle:
A Grubu: Hırvatistan, Sırbistan, İsveç, Slovenya, Bahreyn
B Grubu: Mısır, Fransa, Katar, Brezilya, Yeni Zelanda
C Grubu: Danimarka, Almanya, Tunus, Kore, Rusya
D Grubu: İspanya, İsviçre, Arjantin, Gabon, Şili

2005'te başlatılan ve iki yılda bir yapılan Dünya Yıldız Erkekler Hentbol Şampiyonası'nda sırasıyla Sırbistan, Danimarka ve Hırvatistan şampiyonlukları kazanmıştı.

12.08.2011

Eltopu Postası yayına başlıyor

Türkiye'de değil, tamamen Avrupalı bir spor olmasına karşın kısmen kıtanın kuzeyi dışında Avrupa'da da medyanın üvey evlat muamelesi çektiği bir spor, hentbol. Oysa oyunun güzelliği, derinliği ve barındırdığı hikayeleri gerçekten iyi içerik sunuyor. Bunun değerlendirilmesi ve biriktirilmesi gerektiğini düşünerek bu net günlüğünü oluşturmaya karar verdik. 2011-12 sezonundan itibaren sadece Avrupa ve Türkiye'den değil, hentbol topunun döndüğü dünyanın her yerinden haberleri ve gelişmeleri, iyi metinler ve düzgün Türkçe ile sizlerle paylaşıp bir değer oluşturmayı planlıyoruz. İleride bir e-dergi olarak yayınlamak da düşüncelerimizden biri.

Dağhan Irak, Şevket Furkan Erbay ve Ozancan Sülüm, bu e-günlükte sizlere hentbolun renklerini farklı perspektiflerle yansıtmak için çaba gösterecek. Emin olunuz.